Nöbetçi Eczaneler
Beykoz’daki Sabancı Öğretmenevi’nde gerçekleştirilen 2023 Maarif Türkiye Mezunları Mezuniyet Merasimi’ne vakıf yöneticileri ve mezun öğrenciler katıldı.
Türkiye Maarif Vakfı Lideri Prof. Dr. Birol Akgün, merasimde yaptığı konuşmada, tarihteki büyük insanların çok farklı havzalardan ve ülkelerden eğitim alarak yetiştiklerini söyledi.
‘TÜRKİYE’NİN HER YANI FARKLI BİR GÜZELLİĞİE, GELENEĞE SAHİPTİR’
Akgün, “Türkiye’nin farklı kentlerinde okudunuz. Türkiye’nin her bir yeri farklı bir hoşluğa, farklı bir geleneğe sahiptir. İster Türklerin birinci başşehri Konya’yı alın, ister Bursa’yı, Edirne’yi, Gaziantep’i, Trabzon’u ve çağdaş başkentimiz Ankara’yı alın. Nerede okursanız okuyun Türkiye’nin kentleşmesi, hele son yüz yıldaki gelişmesi, kalkınması, çağdaşlaşması ve bugünkü çağdaş Türkiye’nin temsil ettiği dünyadaki yeri prestijiyle sizlere kazandırdığı büyük deneyimler, beşerler ve yeni ufuklar vardır.” diye konuştu.
‘BU TOPRAKLAR BÜYÜK MEDENİYETİN TAŞIYICISI OLAN CANLI BİR MÜZEDİR’
Türkiye Maarif Vakfının vizyonunun “dünyanın her yerinde ilmini ve irfanını insanlığın barışı, huzuru ve güzelliği için kullanacak âlâ beşerler yetiştirmek” olduğunu kaydeden Akgün, “Bu topraklar, Türklerin Selçuklu ve Osmanlı geleneğiyle son 1500 yıllık İslam tarihinin tahminen bin yılına damgasını vurmuş büyük bir medeniyetin taşıyıcısı olan bir canlı müzedir. Bu topraklarda Mevlana’nın dediği üzere, insan sevgisinden öbür bir şey görmezsiniz. Yunus Emre’nin dediği üzere, yetmiş iki buçuk milleti bir bilmek bizim geleneğimizdir. Bu ilimde de bu türlü, toplumsal bağlarda de bu türlü, kültürde de bu türlü.” sözlerini kullandı.
Akgün, Türkiye Maarif Vakfının bugün 51 ülkede açmış olduğu 440 okulla 52 bin öğrencisine düzgünlük hissini götüren global bir eğitim kurumu olduğunu lisana getirdi.
‘MAARİF MEZUNU ÖNCELİKLE YERLİ VE ULUSAL ZİHİNLE YETİŞİR’
Öğrencilere ülkelerine döndükten sonra diplomat, mühendis, tüccar, akademisyen, öğretmen üzere farklı misyonlar üstleneceklerini hatırlatan Akgün, “Hangi vazifeyi yaparsanız yapın, bizim için kıymetli olan sizin ülkenize gittiğinizde bu kültürü, bu geleneği oralara taşımanız ve düzgün insanların sayısının artarak fakat dünya barışının kurulabileceğine inanmanız. Bunu yaptığınız ölçüde bizler Maarif Vakfı ve Türkiye olarak görevimizi yapmış oluruz.” dedi.
Mezunlara, kendi ülkelerindeki insanlara hizmet etmek için uğraşmalarını tavsiye eden Akgün, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Biz diyoruz ki bir Maarif mezunu öncelikle yerli ve ulusal zihinle yetişir. Kendi ülkesini sever, kendi birikimini teknolojik manada, lisan manasında ya da kültürel manadaki birikimini evvel kendi insanına hizmet etmek, kendi ülkesini, milletini kalkındırmak için kullanır. Şayet buna inanırsanız, global dünyadan kopmadan kendi rekabetinizi koruyarak ancak özgün olmayı deneyerek, zihinsel olarak birilerine, Batı’ya, Doğu’ya teslim olmak değil, kendi ülkeniz ve milletiniz için daha yeterli hizmet edebilirsiniz. Buna inanın. Emin olun bu niyette olursanız Allah önünüzü açar, imkanlar, fırsatlar verir. Sizin ülkeniz de bizim ülkemiz de daima bir arada kalkınır. Siz oradan elinizi uzatırsınız, biz buradan elimizi uzatırız. Dayanışma içerisinde daha insani, daha barışçıl, daha adil bir dünyanın kurulması için uğraşıyoruz. Bugün insanlığın gereksinim duyduğu şey esasen budur.”
Törende daha sonra kütük-plaka merasimi, flama teslim merasimi ve mezunlara maarif nişanı takdimi yapıldı.
