Ahmet Hakan’dan Melek Mosso’ya reaksiyon: Riyakarlığın daniskası!

Şarkıcı Melek Mosso, evvelki gün katıldığı bir ödül töreninde kadın haklarıyla ilgili açıklamalar yapmıştı. Her fırsatta bayan haklarından dem vuran Mosso’nun, AK Partili bayan seçmenlere küfür eden bayanın fotoğrafını toplumsal medya hesabından RT etmesi reaksiyona neden oldu. 

Mosso’nun ayrıyeten, birebir bayanın kıyafetlerini taklit ederek sandığa gittiği ve bu anını toplumsal medyadan “seçim kombinim” notuyla paylaştığı görüldü. 

KONSERLERİ İPTAL EDİLİNCE ÖZÜR DİLEDİ

Şarkıcı Melek Mosso, reaksiyonların büyümesinin akabinde özür diledi ve konserin iptal edildiğini söyledi. 

“Kırdığım, incittiğim herkesten özür dilerim” diyen Mosso, “Esprimin emelini aşmış olma durumundan ötürü birbirini bu kadar seven bir toplumun karşı karşıya geliyor olması çok üzücü. Hedefimin kimseyi üzmek ya da ayrıştırmayı tetiklemek olmadığını tetiklemek olmadığını beni tanıyan herkes bilir, tanımayanlara da ben, açık yüreklilikle tabir edeyim; o denli biri değilim ve yaşananlardan ötürü üzgünüm” ifadelerini kullandı.

AHMET HAKAN’DAN SERT TEPKİ

Hürriyet Gazetesi Muharriri Ahmet Hakan, evvel AK Partili seçmene hakaret edip, konserleri iptal olunca özür dileyen Melek Mosso’yu bugünkü köşe yazısında çok sert lisanla eleştirdi. 

İşte Ahmet Hakan’ın bugünkü yazısı:

Seçimden önceydi.

Yaşlıca bir bayan, bir sokak röportajı sırasında “Oyumu Tayyip Erdoğan’a vereceğim” diyen bir bayana… Ağza alınmayacak bir küfür savurmuş, akabinde da “o…” diye hakaret etmişti.

*

O günlerde toplumsal medyada bu küfürbaz bayanı bayraklaştıranlar oldu.

Terbiyesizliği yapan bayanın kıyafetinin benzerini giyenler, o bayanla dayanışma içinde olanlar, “Aman da ne hoş küfretti” diyenler oldu.

*

Sonradan fark ettim.

Meğer küfürbaz bayanı bayraklaştıranlar arasında Melek Mosso isimli müzikçi da varmış.

Hatta o denli bir bayraklaştırmış ki… Seçim günü oy kullanmaya o bayanın kıyafetinin benzerini giyerek gitmiş.

Bunu da toplumsal medya hesabından cümle aleme duyurmuş.

Yani oyunu Erdoğan’a vereceğini söyleyen bayana küfredilmesinden pek mutlu kalmış.

Ne şad kalması! Kendisini o küfürbaz bayanla özdeşleştirmeye kadar vardırmış olayı.

*

Kimdir Melek Mosso?

Bir ödül merasiminde ödül alırken “kadın hakları” vurgusu yapan, “kız kardeşleriyle dayanışma içinde” olduğunu haykıran bir sanatçı.

*

Buradan anlıyoruz ki…

Melek Mosso’nun dünyasında Tayyip Erdoğan’a oy vermeyi tercih eden bayanlara yer yok. Erdoğan’a oy vereceğini söyleyen bayanlar onun “kız kardeşleri” kapsamına girmiyor.

Ya da Erdoğan’a oy veren bayanlar, onun gözünde küfredilmeyi hak eden, “o…” diye hakaret edilmeye layık bayanlar.

*

Kadın hakları savunucusu kimliğiyle ortaya çıkan biri açısından ne kadar utanç verici bir durum bu.

Riyakârlığın, samimiyetsizliğin, ayrımcılığın daniskası.

*

Bu olay nedeniyle Melek Mosso’nun yayınladığı “özür” metnini okudum.

Özür dilemek, benim açımdan yüceltilmesi gereken bir fazilettir.

Özür dilendikten sonra sıkıntı kapanır, uzatılmaz.

*

Fakat ne palavra söyleyeyim, Melek Mosso’nun özür metninde samimi bir pişmanlık göremedim ben. Yaptığı yanlışla güçlü bir hesaplaşma da göremedim.

*

Yapılan büyük ayıbı, çarçabuk bir geçiştirme çabası vardı o metinde.

Yaptığını “espri” diyerek küçümsüyordu. “Amacını aşmış bir espri” diye niteliyordu yaptığını.

Amaç neydi? Yok.

Nasıl olmuş da hedef aşılmış? Yok.

Küfredilen bayandan özür dilemek? Yok.

Küfredilen bayanın şahsında Erdoğan’a oy veren tüm bayanlardan özür dilemek? Yok.

*

Melek Mosso, şayet “özür” metninde tabir ettiği üzere…

Gerçekten de birleştirici olmak istiyorsa, sahiden de başka gayrı olmasın istiyorsa, hakikaten de gerginlik duvarına bir tuğla da kendisi koymak istemiyorsa…

Gerçek, gerçek, hesapsız, sağlam, tatmin edici, güçlü… Yani yaptığı yanlışın gerektirdiği ölçüde bir özür metni yazarak işe başlamalıdır.

Söylediği kelamlardan, yaptığı konuşmalardan, yazdığı metinlerden o denli anlaşılıyor ki…

Bunu yapacak kudret ve maharet kendisinde ziyadesiyle var.

*

Yeter ki özür dilemeyi samimiyetle istesin.

Yeter ki gerçek bir pişmanlık içine girsin.

Yeter ki yaptığı büyük ayıbın farkına varsın.

Yeter ki ayıbıyla hesaplaşmayı göze alsın.