Nöbetçi Eczaneler
AK Parti Genel Lider Yardımcısı Dr. Leyla Şahin Usta Haber7’ye kıymetli açıklamalarda bulundu.
14 Mayıs seçimlerine 3 günlük bir mühlet kalmışken Haber7 muhabiri Yavuz Selvi, Leyla Şahin Usta ile bir röportaj gerçekleştirdi. Usta açıklamalarında, CHP-HDP birlikteliğine dikkat çekti.
“3 AY ÖNCESİNDEN FARKLI, OLUMLU BİR HAVA VAR”
Leyla Şahin Usta’nın açıklamaları şu biçimde:
Saha çalışmalarındayız. Bilhassa konut, esnaf, STK ziyaretleri yapıyoruz. Epey ağır bir tempo ile devam ediyor. 3 ay öncesinden çok daha farklı bir hava var. Gördüğümüz hava çok hoş ve olumlu bir atmosfer var. Herkes Recep Tayyip Erdoğan’ı farklı bir pozisyona koymuş. Öteki Cumhurbaşkanı adaylarından çok farklı tutuyorlar. ‘Asla kıyaslanamaz, Allah Recep Tayyip Erdoğan’ı başımızdan eksik etmesin’ diyorlar. Her iki insanımızdan birinden bunu duyuyoruz. Beşerler her şeyin farkında. Oburlarının planlarının ne olduğunun ve ülkeye ne yapmak istediklerini biliyorlar.
“FETÖ’NÜN MASAYA TAKVİYE VERDİĞİNİ GÖRÜYORUZ”
Kılıçdaroğlu aday gözüküyor lakin onun modülüne yapışmış en az 7-8 tane daha Cumhurbaşkanı yardımcısı olacak diye nitelendirilen fakat birebir vakitte farklı siyasi partilerinin genel liderleri olan isimler var. İki tane belediye lideri var. Artık bir de HDP çıktı. HDP ile birlikte PKK/YPG’nin de bu masaya katıldığını görüyoruz. Açıkça FETÖ’nün buraya dayanak verdiğini görüyoruz. Vatandaş bunların hepsini farkında ve izliyor. Şunu söylüyorlar, “Kılıçdaroğlu görünüyor fakat onu yöneten birileri var. Biz bunun çok uygun farkındayız. Biz bu ülkeyi ne Fetoculara, ne PKK’lılara ne de siyasi varlık göstermeyen CHP’nin kuyruğuna takılmış güya eski muhafazakar kökenli savrulmuş olanlara da bırakacak vatanımız yok diyorlar.
“BURADA BİR ÇIKAR PAZARLIĞI VAR”
Bu bir ittifak değil. Burada çıkar pazarlığı var. HDP ne derse herkes susmuş vaziyette. Masadaki öteki isimleri HDP’nin varlığını kabul etmeseler bile seslerini çıkarmıyorlar. HDP’nin orada olduğunu bile bile seslerini çıkarmıyorlar. Kandil’den gelen talimatlar olmasına karşın seslerini çıkarmıyorlar. Acınası bir durum.
“OYUNU ERDOĞAN’A VERECEK PEK ÇOK CHP’Lİ İLE KARŞILAŞIYORUZ”
Yıllarca CHP’li olduğunu söyleyenler, ‘CHP’nin bu kadar HDP’nin baskısı altında kendi prensiplerini kaybetmelerine istek gösteremeyeceğini söyleyen pek çok CHP’li ile karşılaşıyoruz. Bu sefer oyumuz Recep Tayyip Erdoğan’a diye söylüyorlar. Milliyetçi-muhafazakar tabanda reaksiyon çok daha fazla. Onlar da çok net söylüyorlar, ‘bunların tek kederi vatanı bölüp parçalamak. Kendilerinden öteki hiçbir şeyi düşünmüyorlar. HDP’nin baskısı altında varlık gösteremiyorlar. Zannetmesinler ki biz onları görmüyor, duymuyoruz. Biz görüyoruz.’ diyen çok keskin kararlı ve kararını da net vermiş milliyetçi muhafazakar bir kitle var.
“MASADA HER VAKİT FETÖCÜLER VE HDP VARDI”
Bu çıkar pazarlığı masanın kurulduğu birinci günden beri vardı. Masada her vakit Fetocular ve HDP vardı. Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği üzere Amerika ziyaretiyle birlikte pazarlığın en büyük aktörü olabilecek isimlerle de görüşmeler yapıldı. Türkiye’ye döndükten sonra hem HDP ile hem de masaya katılacaklarla ilgili tartışmalar daha da netleşmeye başlamıştı. En başından beri plan proje böyleydi.
“MUHALEFET KAYBEDECEĞİNİ ANLADI”
Artık sandığa gitmemize sayılı günler kaldı. Muhalefet kaybedeceğini anladı. Bir düşüş yaşadığının da farkında. Bundan toparlanmak için bir mağduriyet üretmek gerekiyor. Bunu da bir ekip provokasyonlar ile kendilerini sıkıntı duruma düşürülmüş üzere göstererek yapacaklardır. Neden Erzurum? Van’a gidiyorlar. Van’da HDP’nin bayrakları altında ‘kana kan, dişe diş, İmralı’dakine özgürlük’ sloganları atıldıktan sonra çok şuurlu olarak Erzurum’a gidildi. Siz Van’da bunları yapacaksınız, sonra Erzurum’a geleceksiniz. Erzurum’da bu türlü bir reaksiyon ile müsabaka olasılıklarını biliyorlardı. Bunu istediler. Emniyetin açıklamalarına nazaran de birinci taşı atanlar zati terör örgütü ile bağı olanlar çıktı. Buradan bir mağduriyet yaratarak sandıkta buradan oylarımızı artırırız düşüncesindeler. Siyasette şiddete asla yer verilmemeli. Lakin burada bilerek yapılan bir mağduriyet edebiyatı var. O da tutmadı. Büyük İstanbul Mitingini de gündemden düşürmek için kendileri de bu türlü bir provokasyon da yaratmaları gerekiyordu. Vakitle ve olayın planlamasıyla her şey aslında bunun CHP ve HDP iştiraki ile planlandığını ve milletine önüne altın tepsi de sunulduğunu görüyoruz. Lakin umdukları üzere de olmadı.