Bakan Akar’dan TCG Anadolu açıklaması: Cin şişeden çıktı!

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı TCG Anadolu gemisinin hizmete giriş merasiminde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin faal, caydırıcı ve saygın niteliklerini artırmaya yönelik savunma sanayii projelerine azim ve kararlılıkla devam ettiklerini belirtti.

Bugün hizmete alınan TCG Anadolu ile sac bölümleri yapılan MİLGEM fırkateynlerinin iyi olması temennisinde bulunan Akar, “Rusya-Ukrayna ortasındaki savaş başta olmak üzere dünyada ve bölgemizde yaşanan gelişmeler ile bulunduğumuz coğrafya, kritik eser ve hizmetlerin yerli endüstrimiz tarafından ve ulusal kaynaklarla karşılanmasının ne kadar stratejik değeri haiz, hatta vazgeçilmez olduğunu ortaya koymaktadır. Bu açıdan yerli ve ulusal savunma sanayiimizi geliştirmek bizler için ulusal istikbal uğraşıdır.” halinde konuştu.

Bugün hizmete giren TCG Anadolu gemisini Türk mühendisliğinin, işçiliğinin, müteşebbisinin, askerinin, Türk Deniz Kuvvetlerinin ve ülkenin büyük bir başarısı, iftihar ve gurur tablosu olarak nitelendiren Akar, şunları söyledi:

“Yüksek teknoloji eseri sistemlerle teçhiz edilmiş TCG Anadolu, sahip olduğu kapasite ve nitelikli özellikleriyle Deniz Kuvvetlerimizin amiral gemisi, donanmamızın göz bebeği olacak, ulu ordumuzun ve bahriyemizin gücüne güç katacaktır. Taşıyacağı TB-3 Bayraktar İHA’ları ve Zırhlı Amfibi Hamle Araçları ile emsallerine nazaran farklı ve çığır açan bir konsepte sahip TCG Anadolu, yerli ve ulusal savunma endüstrimizin üretim kapasitesi ve yeteneğinin ulaştığı seviyeyi de en açık formda ortaya koymaktadır.”

“CİN ŞİŞEDEN ÇIKTI”

Geçmişte piyade tüfeği dahi yurt dışından tedarik edilirken artık piyade tüfeklerini, tüm hafif silahlarını, ÇNRA’ları, Fırtına obüslerini, İHA/SİHA/TİHA’larını, Atak helikopterlerini, savaş gemilerini, ulusal deniz topunu, akıllı hassas mühimmat ve füzelerini tasarlayıp inşa, imal ve ihraç düzeyine gelindiğine vurgu yapan Akar, “Çatlasalar da patlasalar da inşallah uçağımızı da tankımızı da yapacağız, Kızılelma’yı da uçuracağız. Artık cin şişeden çıktı. Böylelikle Türk Silahlı Kuvvetleri, dünyada çok az sayıda ordunun elde edebileceği yüksek teknolojinin sağladığı avantajlara ve operasyonel üstünlüğe sahiptir.” tabirlerini kullandı.

Yerlilik ve ulusallık oranı yüzde 80’lere ulaşan savunma sanayiinin bu düzeylere gelmesinde gösterdiği liderlik, dayanak ve teşvikleri nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’a şükranlarını sunan Bakan Akar, “Büyük ve güçlü Türkiye için gösterdiğiniz maksat doğrultusunda yılmadan, yorulmadan çalışan savunma sanayiimiz çağdaş tesisleri, yetişmiş nitelikli işçisi, kazandığı kabiliyetleri ve sağladığı ekonomik katma bedel ile ülkemizi memleketler arası alanda en üst lige taşımıştır.” dedi.

“DENİZLERİNİZ SAKIN, PRUVANIZ NETA, YOLUNUZ BAHTINIZ AÇIK OLSUN” 

Bakan Akar, Mehmetçiğin Cumhuriyet tarihinin en ağır ve en tesirli faaliyetlerini icra ettiğine dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bu periyotta TSK bir yandan hepimizi derinden etkileyen büyük doğal afetler ve sarsıntı felaketinin yaralarını sarmak için devletimizin tüm kurumlarıyla birlikte omuz omuza çalışırken, öbür yandan da egemenlik ve bağımsızlığımız için Mehmetçik, sıralı amir ve kumandanlarının buyruk ve komutasında her türlü arazi ve iklim kaidelerinde ‘Hudut namustur’ anlayışıyla hudutlarımızın güvenliğini sağlamakta,
 terörü kaynağında yok etme stratejisi ile yurt içinde ve hudut ötesinde başta PKK/PYD/YPG, DEAŞ ve FETÖ olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı çaba etmekte, denizlerimizde ve semalarımızdaki hak ve menfaatlerimizi korumakta,
 bunlara ilaveten başta KKTC, Azerbaycan ve Libya olmak üzere dost, kardeş ve müttefiklerimizin haklı davasını sonuna kadar desteklemekte, onlarla birlikte olmakta, birebir vakitte yedi iklim üç kıtaya barış, huzur ve adaleti götüren atalarımızdan aldığı ilhamla, bölge ve dünya barışına da katkı sağlamaktadır. Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda var gücümüzle çalışarak ülkemizi daha büyük, daha güçlü bir pozisyona getirmeyi hedefliyoruz. İnşallah bunu da başaracağız. Bu mevzuda azimliyiz, kararlıyız, çok şükür buna da muktediriz.”

Şehitlere rahmet, gazilere şifa dileklerini ileten Akar, kelamlarının sonunda denizcilere “Denizleriniz sakin, pruvanız neta, yolunuz bahtınız açık olsun.” diye seslendi.

DENİZ KUVVETLERİ KUMANDANI TATLIOĞLU

Deniz Kuvvetleri Kumandanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu da güç kaynakları başta olmak üzere barındırdığı canlı ve cansız kaynak zenginlikleri ile etraf denizlerin ehemmiyetinin ve cazibesinin son yıllarda epeyce arttığına işaret etti.

Yaklaşık bin yıllık esaslı bir geçmişe sahip Türk Deniz Kuvvetlerinin bulunduğu coğrafyada ebediyen caydırıcı ve güçlü olmak mecburiyetinde olduğunu söz eden Tatlıoğlu, Kaptan-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa’nın “Denizlere hakim olan cihana hakim olur” kelamını hatırlattı.

“Kara ülkesinin sonlarının savunulması” olarak tanımlanan klasik güvenlik anlayışının bu yüzyılda yerini “güvenliğin ülke hudutlarının ötesinde sağlanması” anlayışına bıraktığına dikkati çeken Tatlıoğlu, şöyle devam etti:

“21’inci yüzyılda stratejik rotasını ‘anavatandan açık denizlere hakikat’ olarak belirleyen Türk Deniz Kuvvetlerinin görevi Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Türk milletini denizlerden gelebilecek risk ve tehditlerden korumak, tesir ve ilgi alanlarında ülkenin ve vatandaşlarının hak ve menfaatlerini savunmak gayesiyle deniz kuvveti geliştirmek, idame etmek ve kullanmaktır. Anadolu gemimiz ülkemizin her geçen gün genişleyen tesir ve ilgi alanlarında Deniz Kuvvetlerimize tevdi edilen görevin yerine getirilmesi için muhtaçlık duyulan kritik bir yetenektir. Türkiye Cumhuriyeti, TCG Anadolu’nun sahip olduğu yeteneklerle denizden hava harekatı ve güç transfer yapabilen hudutlu sayıda ülkeler ortasına dahil olmuştur.”

Geminin gerçekleştireceği misyonlara de değinen Tatlıoğlu, şu bilgileri verdi:

“TCG Anadolu barış durumunda yüklü olarak ulusal ve milletlerarası tatbikat ve eğitimler, sancak ve varlık gösterme, caydırıcılık, arama kurtarma, insani yardım harekatı ile afet ve acil durum faaliyetlerinde görevlendirilecektir. Kriz ve harp durumlarında misyonları ise amfibi harekat, hava harekatı, güç transferi, tahliye harekatı, denizde kontrol harekatı, komuta denetim gemisi misyonları ve üzerinde konuşlandıracağı hava vasıtalarının yetenekleri nispetinde su üstü harbi, hava savunma harbi, elektronik harp ve denizaltı savunma harbidir.”

TGC ANADOLU’NUN ÖZELLİKLERİ

Deniz Kuvvetleri Kumandanı Oramiral Tatlıoğlu konuşması sırasında TCG Anadolu’nun özelliklerine ait de bilgi verdi.

Buna nazaran TCG Anadolu’da 9 bin 200 metrekare kara ve hava araçları park alanı bulunuyor.

Hava aracı taşıma yeteneği kapsamında icra edilecek harekata bağlı olarak 12 beşerli yahut insansız muharip uçak, farklı tipte 21 helikopter ve SİHA’lar konuşlandırabilecek TCG Anadolu, kara aracı olarak 13 tank, 27 amfibi hamle aracı, 6 zırhlı işçi taşıyıcı ve zırhlı muharebe aracı, 33 türlü araç, 15 römork geminin hafif ve ağır araç güvertesinde taşınabilecek.

Havuz güvertesinde 4 mekanize çıkarma gemisi ve 2 işçi çıkarma botu bulunan gemi, 400 çalışanına ek olarak toplam 1400 işçi kapasitesine sahip. TCG Anadolu kelam konusu işçisi kıyıya bağlı olmadan 90 gün boyunca destekleme imkanını da taşıyor.