Nöbetçi Eczaneler
AK Parti’nin Şanlıurfa’dan 1’inci sıra milletvekili adayı olan Bakan Bozdağ, partisinin düzenlediği bayramlaşma programına katıldı.
Bayramlaşma sonrası konuşan Bozdağ, “Allah’ın müsaadesi ile 14 Mayıs’tan sonra göreceksiniz; yaprak dökümü üzere pek çok siyasi partinin tabelalarını indirdiğini ya da genel liderlerini değiştirdiğine daima birlikte şahit olacağız. Hani ‘Ya tarih olacağız ya tarih yazacağız’ diyorlar ya; Allah’ın müsaadesiyle tarihi, Şanlıurfalılar yazacak” dedi.
“TÜRKİYE DİYE KEDERİ OLMAYAN BİR SİYASİ TOPLULUK”
‘Türkiye Yüzyılı’nın birinci cumhurbaşkanını seçeceklerini belirten Bozdağ, “Erdoğan’ı değiştirelim diyerek bir ortaya gelenler, Libya’da krize giderken konuttaki bulgurdan olacaktır. Çok net, bunların Türkiye diye bir sıkıntısı yok, kıymetli kardeşlerim. Bunlar, kin, nefret, intikam hislerinin peşinde koşan, kin, nefret ve intikam hislerinin bir ortaya getirdiği, Türkiye diye sıkıntısı olmayan bir siyasi topluluk. Kederleri; Cumhurbaşkanı’mıza, AK Parti’mize duydukları kin, nefret ve intikam. Artık sorarım; kinine, nefretine, intikam hislerine esir olanlar, hür biri üzere hizmet edebilir mi? Kininin, nefretinin kölesi olanlar, bu millete hayır yapabilir mi? Taş üstüne taş koyabilir mi? Kinini, nefretini, düşmanlığını rehber edinenler, bu millete liderlik, başkanlık yapabilir mi?” diye konuştu.
‘ERDOĞAN OLMASAYDI; HİÇBİR ŞEY OLMAZDI’
Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı olduğu bir ülkede birçok faaliyetin olmayacağını anlatan Bozdağ, şöyle devam etti:
“Eğer Türkiye’yi yöneten Cumhurbaşkanımız değil de Kılıçdaroğlu olsaydı Savunma Endüstrimiz yüzde 20’den yüzde 80’e çıkar mıydı? Şayet Türkiye’yi yöneten Kılıçdaroğlu olsaydı soruyorum Türkiye birinci yerli ve ulusal arabasını yollarda trafiğe sürebilir miydi? Ben sorarım Şanlıurfalı kardeşlerim. Türkiye’nin Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanımız Erdoğan değil de Kılıçdaroğlu olsaydı TCG Anadolu Gemimiz olur muydu? Şayet Türkiye’yi yöneten Kılıçdaroğlu olsaydı denizlerde doğal gaz, petrol arayan bir Türkiye olur muydu? Bırakın onu doğal gazı bulan Türkiye olur muydu? Öteki gün Cumhurbaşkanımız denizden çıkan doğalgazı karaya vanalara verdi ve Türkiye artık doğal gazı bir ay ücretsiz geriye kalan bir yıl içinde yüzde 25’ini devlet ödeyecek. Türkiye doğalgaz bulabilir miydi? Allah aşkına konuşuyorlar.
“KILIÇDAROĞLU OLSAYDI, BAŞÖRTÜSÜ ZULMÜ SON BULUR MUYDU?”
Kılıçdaroğlu olaydı; başörtüsü zulmü son bulur muydu? diye soran Bozdağ şu tabirleri kullandı:
Başörtülü hakim, savcı, subay bu memlekette olur muydu? Şayet Cumhurbaşkanı’mız Sayın Recep Tayyip Erdoğan değil de son 20 yılda Kılıçdaroğlu ve bu zihniyetin temsilcileri, Türkiye’yi yönetseydi ortaöğretim kurumlarına Kur’an- ı Kerim dersi seçmeli de olsa konabilir miydi? Soruyorum başörtülü vekil, bakan olur muydu? Şayet Tayyip beyefendi değil de bu Kılıçdaroğlu ve avenesi olaydı; Ayasofya hür olur muydu, ibadete açılır mıydı? Bunu çoğaltabiliriz. Erdoğan olmasaydı; hiçbir şey olmazdı. Bunlar bir metre önünü göremeyen ancak her yeri gördüğünü zanneden zavallı bir siyaseti temsil ediyor. Bir irade yok. İHA’lara, SİHA’lara nasıl dokunacaklarını, bağımsız ve büyük bütçeyi nasıl durduracaklarını konuşuyorlar. Bunlar, korkak. Yalnızca kendilerinden değil; terör örgütlerinden de korkuyorlar. Milletlerarası güçlerden de korkuyorlar, öteki devletlerden de korkuyorlar. O yüzden Cumhurbaşkanı’mıza sahip çıkıp, onun için daima bir arada birlikte koşacağız, birlikte çalışacağız.”
‘BUNLARIN HAYATI, TİYATRO’
Yalan siyaset yapılmaması gerektiğini aktaran Bozdağ, “İYİ Parti’nin küme başkanvekili açıklama yapıyor. Bunların hayatı tiyatro, milleti aldatma üzerine hayatları var. Büyük bir partinin küme başkanvekili çıkmış ‘Milleti aldatmak için tiyatro oynadık, palavra söyledik’ diyor. Kendi palavralarını itiraf edenler, tiyatro oynadıklarını açıkça söyleyenlere, bu millet prestij eder mi? Her işi bu türlü; milleti aldatmak üzerine, tiyatro oynuyorlar. Sandığa gömerek en hoş yanıtı Allah’ın müsaadesi ile vereceğiz. Tayyip beyefendi, ‘Aldatan olmadık, aldanan olmayacağız’ diyor. Aldatan bir siyaseti tercih etmedik. Sandık palavrası, dolanı kabul etmez. Sandığa oy olarak palavra da yalancı da giremez. Allah’ın müsaadesiyle sandık, milletin helal ve pak oyları ile dolacak” dedi.
