Nöbetçi Eczaneler
İstanbul’un Çatalca ilçesi hudutlarında bulunan ve 2. Dünya savaşının çıkacağının anlaşılmasının akabinde mümkün bir Alman saldırısından korunmak için Mareşal Fevzi Çakmak tarafından yaptırılan beton siper ve tünellerden oluşan Çakmak Çizgisi’nin bir kısmı Büyükçekmece Gölü’nde su düzeyinin düşmesiyle gün yüzüne çıkmıştı. 7 ay evvel Büyükçekmece’deki su düzeyi yüzde 33.47 olarak ölçülürken, bugün yüzde 12 olarak ölçüldü. Evvelce az da olsa suyun bulunduğu baraj gölünün adeta çöle döndüğü görüldü. Tarihi sınırın ortaya çıkan kısımlarından birtakımı da yeşil otlarla kaplandı ve neredeyse görülmez hale geldi.
İSKİ ortalama baraj doluluk oranının yüzde 31,87 olduğu İstanbul’da, başka barajların su düzeyleri ise şöyle:
Ömerli Barajı yüzde 66, Darlık Barajı yüzde 47, Elmalı Barajı yüzde 23, Terkos Barajı yüzde 18, Alibey Barajı yüzde 15, Büyükçekmece yüzde 12, Sazlıdere Barajı yüzde 16. 
TARİHİ ÇİZGİNİN UZANTISI DA BAKIMSIZLIKLA GAYRET EDİYOR
Çatalca Kültür ve Turizm Derneği Lideri Ahmet Rasim Yücel, Karadeniz kıyısına uzanan ve bir kısmı Büyükçekmece’de gün yüzüne çıkan tarihi sinirle ilgili, “Çakmak Sınırı kıymetli çizgilerden biri. Türkiye’nin savunması için yapılmış ve İkinci Dünya Savaşı öncesi Maraşal Fevzi Çakmak tarafından Fransa’nın Majino Sınırı’ndan esinlenerek yapılan bir çizgi. Büyükçekmece ilçesinden başlıyor ve Karadeniz’e kadar yaklaşık 50 kilometrelik uzunlukta bir çizgi. Bu sınır şu anda atıl durumda. Birçok yerde ahır olarak, samanlık olarak, hayvanların barınağı olarak kullanılıyor. Maalesef sahip çıkılmıyor, tarihi bir eser” sözlerini kullandı. 
TERKOS GÖLÜ’NDE ROMA ÇİZGİSİ DA GÜN YÜZÜNE ÇIKMIŞTI
Suların çekilmesiyle Terkos Gölü’nde Roma Sınırı’nın da gün yüzüne çıktığını hatırlatan Yücel, “Bu tarihi yapıtın ortaya çıkması yağışların azalmasıyla, bilhassa Büyükçekmece Barajı’nda suların azalmasıyla ortaya çıkan bu çizginin uzantısı bunlar. Yazlıkköy’de İstanbul’u besleyen değerli kaynak olan Terkos Gölü’nde sular çekilince orada da eski Roma Çizgisi’nin yolu ortaya çıkmaktadır. Münasebetiyle suların çekilmesi makûs bir şey lakin yapıtların ortaya çıkması da güzel bir şey diye düşünüyorum. Buraların sahipsiz bırakıldığını görüyoruz. Keşke tamamına sahip çıkılsa, temizlense ve en azından kimileri restore edilse turizme kıymetli katkılar sunacağına eminim” dedi. 