Nöbetçi Eczaneler
“Taksirle vefata neden olma” kabahatinden 15 yıla kadar mahpus istemiyle yargılanan sanık kusurlu olmadığını tez ederken, ölen çiftin aileleri şoförün kullandığı aracın arızalı olduğunu ve bu biçimde trafiğe çıktığını ileri sürdü.
Kağıthane’de düğün davetiyesi dağıtmak için motosikletle yola çıkan Kutay Ecevit ve Elif Meltem Narman çifti, Kağıthane TEM Otoyolu’nda apansız duran cipe çarpmaları sonucu yaşanan kazada hayatını kaybetti.
DHA’nın haberine nazaran çiftin vefatına neden olduğu argümanıyla 14 gün tutuklu kaldıktan sonra hakkında yurtdışı yasağı konulan Ukrayna vatandaşı araba şoförü Anzhelika I., iddianamenin iadesiyle başlayan süreç sonrasında 2,5 yıl sonra hakim karşısına çıktı.
“ARAÇ ARIZALIYDI” İDDİASI
“Taksirle mevte neden olma” hatasından 15 yıla kadar mahpusu istenen Anzhelika I., kusurlu olmadığını söylerken ölen çiftin ailesi ise araç arızalıyken trafiğe çıktığını söyleyerek sanıktan şikayetçi olduklarını belirtti.
Kaza, 14 Ağustos 2020 tarihinde Kağıthane TEM Otoyolu’nda gerçekleşti. Ukrayna vatandaşı Anzhelika I.’nın kullandığı lüks cip birdenbire sağ şeritte durdu. Bu sırada Kutay Ecevit ve Elif Narman çiftinin bulunduğu motosiklet, cipin art sol köşesine çarparak savruldu. Motosikletten düşen Kutay Ecevit (26) ile ardında oturan Elif Meltem Narman (32) arttan gelen diğer bir araba tarafından ezilerek can verdi.
Feci kazada hayatını kaybeden çiftin, iki hafta sonra evleneceği için düğün davetiyelerini dağıtmak için yola çıktıkları öğrenildi.
“KUSURLU DEĞİLİM”
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde geçtiğimiz günlerde görülen birinci duruşmada, tutuksuz sanık Anzhelika I. ve ölen çiftin aileleri hazır bulundu.
İstanbul’da yaşadığını ve modellik yaptığını söyleyen Anzhelika I.’nın tabiri tercüman aracılığıyla alındı. Anzhelika I. savunmasında, aracının seyir halindeyken arıza yapması üzerine emniyet şeridine geçtiğini belirterek, “Burada hiç çalışmaz hale geldi. Dörtlülerimi yaktım. Benim orada durduğumu gören araçlar zati öbür şeritten geçmeye devam ettiler. Otomobilden tam inecekken, geriden bir motosiklet gelerek bana çarptı. Motosikletteki iki kişi yola savruldu. Sonradan gelen araçlar bu bireylere çarptı. Motosikletteki iki kişinin de kaskı yoktu” dedi.
Aracını Ukrayna’dan getirdiğini, denetim ve muayenelerini yaptırdığını ve bir sorunu olmadığını söyleyen Anzhelika I., “Kusurlu değilim. Üç yıldır bu olay nedeniyle mağdurum. Annem Ukrayna’da yalnızdır, sıhhat sıkıntıları vardı. Olay nedeniyle ailelere de başsağlığı diliyorum” diye konuştu.
Anzhelika I. soru üzerine olay sırasında araçta İran asıllı erkek arkadaşının da bulunduğunu söz etti.
“KASKLARI VARDI, ŞİKAYETÇİYİZ”
Ölen Kutay Ecevit’in annesi İstek Ecevit, babası Burhan Tunç Ecevit ile ölen Elif Meltem Narman’ın annesi Nuray Narman ise kazayı görmediklerini fakat sanıktan şikayetçi olduklarını belirttiler.
Burhan Tunç Ecevit, “Olayı basından takip ettim. Sanık yanındaki arkadaşını başta söylememiştir. Aracı arızalı olduğu halde neden trafiğe çıktı? Yeniden basındaki manzaralara nazaran çocuklar yerde yatarken, o kendi arabasının sıkıntısına düşüp fotoğrafını çekmiştir. Ayrıyeten basındaki fotoğraflardan çocuklarda kask olduğu bellidir” dedi. Nuray Narman da olaya ait manzaraları ve fotoğrafları belgeye sunacaklarını söyledi.
Olay yerinde keşif yapıldığı ve buna ait raporun şimdi uzmandan dönmediği tutanağa geçti. Kelam alan şikayetçilerin avukatı, eksper raporunun 2 aylık müddette dönmediğini, uzmanın uyarılmasını belirterek, “Sanık gerçeğe muhalif beyanda bulunmuştur. Aracını emniyet şeridine çıkardığını söylemesine rağmen imaj kayıtlarında en sağ şeritte olduğu görülmektedir. Aracı bu an durmamıştır. İmajlara nazaran Galatasaray Stadı’ndan itibaren araç yavaş yavaş sağ şeritten seyir halindedir. Evraktaki teknik rapor aracın durmadan evvel 10 kilometre hızla gittiğini söylemektedir. Sanık hakkındaki yurtdışına çıkış yasağının devamını talep ederiz” dedi.
ADLİ TIP KURUMU’NDAN RAPOR ALINACAK
Mahkeme heyeti, evrakın eksperden geldikten sonra taraflarca sunulacak imaj ve görüntü kayıtları eklenerek hepsinin kusur durumunun tespiti için İsimli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Üst Konseyi’ne gönderilmesine karar verdi. Sanık hakkındaki yurtdışına çıkış yasağının devamına karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.
İDDİANAME
İddianamede, sanık Anzhelika I.’nın aracıyla Ankara istikametinden Edirne istikametine gerçek TEM Otoyolu’nda seyir halindeyken arızalanması sonucu durakladığı, bu sırada birebir istikamette seyir halinde olan Kutay Ecevit’in kullandığı motosikletin sanığın aracına çarparak çift taraflı trafik kazasının meydana geldiği belirtildi. Motosikletteki çiftin hayatlarını kaybettikleri belirtilen iddianamede, sanığın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 59. unsurundaki zarurî haller dışında duraklamak yahut park etmek, zarurî hallerde gerekli tedbirleri almadan duraklamak yahut park etmek kuralını ihlal ederek kusurlu olduğunun tespit edildiği kaydedildi.
Teknik inceleme raporuna nazaran aracın motoruna gereğince yakıt gitmemesinden ötürü durduğu, yakıt besleme arızasının aracın suratının 10 kilometre olduğu esnada yani araç durmadan evvel arıza kaydı altına alınmış olduğu kaydedildi. İsimli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 3 Mart 2021 tarihli raporunda ise sanığın kusursuz, ölen Kutay Ecevit’in asli kusurlu olduğunun belirtildiği iddianamede yer aldı.
İLK İDDİANAME İADE EDİLDİ
Sanığın savunmasında, arızadan ötürü durduğu ve rastgele bir kasti aksiyonunun olmadığını söylediği belirtilen iddianamede, Trafik İhtisas Dairesi raporunda rastgele bir kusur atfedilmemişse de trafiğin hızlı aktığı, duraklama yapılmasının tehlike teşkil edeceği yolda aracın arızalandığını fark eden sanığın emniyet şeridine geçmekte gecikme gösterdiği, aracın sinyal lambalarının yanıyor olmasının sanığın kusur durumunu ortadan kalkmasını sağlamadığı anlatıldı.
Aracın arızasını müsait bir yerde denetim etme imkanı bulunan sanığın çabucak emniyet şeridine geçmeyip bir müddet yola devam etmesi ve sonrasında aracı durdurması nedeniyle kaza tespit tutanağında belirtildiği üzere kusurlu davrandığı, mahkemece yapılacak keşif sonucunda değişebilecek kusur durumuna nazaran sanığın hareketinin “Taksirle mevte neden olma” kabahatini oluşturduğu kaydedildi. Savcı 10 Eylül 2021’de hazırladığı iddianamesinde, sanığın 2 yıldan 15 yıla kadar mahpus cezasını talep etti.
Ancak iddianamenin gönderildiği mahkeme, iddianameyi İsimli Tıp Kurumu raporunca kusursuz gösterilen sanığın taksirle öldürme kabahatinden cezalandırılmasının istenmesi, öbür rapor alınmaması nedeniyle iade etti. Ailenin buna itirazda bulunması üzerine kararı pahalandıran üst mahkeme, iddianamenin reddini yasaya uygun buldu. Kanun faydasına bozma yoluna gidilmesi üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesi de 16 Kasım 2022’de, iddianamede kaza tespit tutanağında şüphelinin kusurlu gösterildiği, kâfi kuşku halinde savcının iddianame düzenleyebileceğini belirterek üst mahkemenin ret kararının bozulmasına karar verdi.