Nöbetçi Eczaneler
Türkiye’nin ithal güce mahkum kalarak kendi kaynaklarını üretmemesini isteyen Güruh, Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’deki Akbelen ormanlarında vatandaşları kışkırtmaya devam ediyor. Halka gerçek bilgi vermeyen muhalif medya kaynakları, Türkiye’nin güç üretimini tehlikeye atarak, devletle vatandaşı karşı karşıya getiriyor.
ŞİRKET 3 MİLYON FİDAN DİKTİ, MAKSAT 5 MİLYON
Muğla’da bulunan Akbelen ormanlarındaki linyit rezervlerinin çıkarılması, yüzlerce bölge vatandaşına istihdam sağlanması ve yerli güç üretiminin devam ettirilmesi için yaklaşık 240 bin hektarlık ormandan 78 bin hektarı kesilmesi süreci muhalif kısımlardan tarafından engellenmeye çalışılıyor. Şirketi ormanları katletmeyle suçlayan muhalif medya, şirketin Türkiye genelinde bugüne kadar 3 milyondan fazla fidan dikimi gerçekleştirdiğini ve bu sayının 2025‘e kadar 5 milyona çıkarılması planlandığını vatandaşlara aktarmadan, halkı kışkırtmaya çalışıyor.
2024’TE DURMAK ZORUNDA KALACAK
Vatandaşları ‘ormanlar katlediliyor’ diyerek kışkırtanlar, 2023 Eylül ayına kadar Akbelen alanında madencilik faaliyetleri devam etmediği taktirde, 2024’te zarurî olarak elektrik üretiminin duracağını ve yüzlerce vatandaşın işsiz kalacağını halka aktarmıyor. Türkiye’nin kendi kömüründen elektrik üretmesine karşı çıkanlar, ülkemizdeki cari açığın en büyük sebeplerinden biri olan gücün ithal doğalgaz ve ithal kömürden üretilmesine yol açmaya çalışıyor.
İŞÇİLER SANTRALİN ÇALIŞMASI İÇİN ETTİRMEK İÇİN BASIN AÇIKLAMASI YAPTI
Bölge halkı ise işsiz kalmamak ve Türkiye’nin kendi gücünü üretmek için termik santralin çalışmalarına devam etmesi gerektiğini belirtiyor. Termik santralin çalışmalarına devam etmesi için basın açıklaması düzenleyen 250 çalışanın katıldığı açıklamada, çalışanlar ellerinde Türk bayrağı ve “Zeytin bizim, kömür bizim, santral bizim”, “Kömür Türkiye’yi ihya edecek bir servettir” ile “Maden hayattır, insanı maden yaşatır” yazılı pankartlar taşıdı.
“ÜLKEMİZİN MUHTAÇLIĞI OLAN ENERJİYİ ÜRETİYORUZ”
Türkiye Güç, Su ve Gaz Personelleri Sendikası (TES-İŞ) ve Türkiye Maden Çalışanları Sendikasının (Maden-İş) ortak açıklamasını Türk-İş Vilayet Temsilcisi ve TES-İŞ Yatağan Şube Lideri Fatih Erçelik okudu.
İşlerini kaybetmek istemediklerini belirten Erçelik, şunları söyledi:
“İkizköy’de, Çamköy’de, Dereköy’de, Türkevleri’nde yani bu santrallere komşu köylerde ve Milas’ta yaşayan binlerce kişi, 3 kuşaktır her gün bu maden alanları ve santrallerde 7/24 hiç orta vermeden çalışıyor ve ülkemizin muhtaçlığı olan enerjiyi üretiyoruz. Halkımıza seslenmek istiyoruz. Bizler işini kaybetmek istemeyen bu yörenin insanlarıyız. Madenler de bizim, ormanlar da bizim. Çocuklarımız her gün ‘Baba maden kapatılırsa işsiz mi kalacaksın’ diye soruyor. Çocuklarımızın ve ülkemizin daha yeterli bir geleceğe sahip olabilmesi için yerli kaynakları akla yatkın kullanarak üretmenin ehemmiyetini hepimiz biliyoruz.”
“KAPATILSIN” DİYENLER BÖLGE DIŞI GRUP”
Erçelik, ulusal servet olan maden ve santraller sayesinde yıllardır ülkenin yer altı zenginliklerinin güce dönüştüğünü vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Karşımızda ‘kömür çıkarılmasın, santraller kapatılsın’ diyen bölge dışından bir küme var. Santrallerin çalışmasını engellemek için bugüne kadar açtıkları davaların hepsini kaybettiler. Büyük yargımız, tüm davalarda haklılığımızı ve kanunlara uygun bir halde çalıştığımızı gösteren kararlar verdi. Bu defa de bu küme, yargı kararlarının uygulanmasını engellemek için harekete geçti. Birçok gerçek olmayan bilgilerle kamuoyu oluşturup linyit alanlarının işletilmesini engellemeye çalışıyorlar.”
“MADENLER KAPATILIRSA GÜÇTE DAHA ÇOK DIŞA BAĞIMLI OLURUZ”
Doğup büyüdükleri toprakların kıymetini kendilerinden daha yeterli kimsenin bilemeyeceğini anlatan Erçelik, şöyle devam etti:
“Hem madeni kullanmak hem de çevreyi korumak mümkün. Biz 35 yıldır bu bölgede hem madencilik hem de zeytincilik yapıyoruz. Bu santraller 1980’lerden beri çalışıyor. O periyot verilen ruhsat sonlarının dışına hiç çıkılmadı ve çıkılması da mümkün değil. Bugün ne değişti? Madenlerimiz ve santrallerimiz kapanırsa, güçte giderek daha fazla dışarıya bağımlı hale geliriz. Her geçen gün elektrik faturalarımız artar. Ülkemizin yerli güç kaynaklarını kullanarak üretim yapan maden ve santral emekçileri işsiz kalır. Bugün, maden ve santrallerimizdeki mesai arkadaşlarımız işlerinin başındayken, onların da sesi olmaya geldik. Ne kadar büyük ve güçlü bir aile olduğumuzu göstermeye geldik. Vatanımıza, milletimize, işimize, aşımıza, santrallerimize sahip çıkmaya geldik. Kimsenin alın terimiz üzerinden gösteri yapmasına müsaade vermeyeceğiz ve ne olursa olsun madenlerimizi ve santrallerimizi sahipsiz bırakmayacağız.”