Nöbetçi Eczaneler
İnsani deniz koridorunun Kiev rejimi tarafından terör akınları için kullanıldığını ve sabırlarının sonuna geldiğini söyleyen Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov, “Yasal taleplerimiz yerine getirilirse, Karadeniz Teşebbüsü’nün yine başlamasından kelam etmek mümkün olacak. Türk ortaklarımızla, bu husus hakkında da olmak üzere, diyalog kurmaya her vakit hazırız” dedi.
Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov, Karadeniz Tahıl Teşebbüsü’nün son durumunu, muahededen çekilme sebeplerini, Rusya’nın beklentilerini ve Türkiye – Rusya bağlarını İHA muhabirine kıymetlendirdi.
“HİÇBİRİ YERİNE GETİRİLMEDİ”
Karadeniz Tahıl Girişimi’nden Rusya’nın çekilmesinin esas nedenlerini ve gelecek devir için beklentilerini anlatan Yerhov, “Sözde ‘Karadeniz Teşebbüsü’nün, sadece Ukrayna tahılının ihracatını değil, birebir vakitte Rus tarım eserleri ve gübrelerinin dünya pazarlarına manisiz erişimi için gerekli şartların oluşturulmasını da öngören bir paket mutabakat olduğunu tekraren söz ettik. Burada Rosselkhozbank’ın SWIFT’e yine dahil edilmesinden, tarım makineleri ve yedek modül tedarikinin yine başlamasından, nakliye lojistiği ve sigortasının sağlanmasından, Rus şirketlerinin yurt dışındaki varlıklarına erişiminin yine temin edilmesinden bahsediliyor. Bunların hiçbiri yerine getirilmedi. Artık Tolyatti-Odessa amonyak boru çizgisinin devreye alınmasından bahsetmeye gerek yok, çünkü Ukraynalılar, Kuzey Akım doğalgaz boru sınırının bir vakitler havaya uçurulmasına misal bir halde, bu sınırı da havaya uçurdu. Bu ortada, memleketler arası toplumdan bu terör aksiyonlarına yönelik rastgele bir reaksiyon, rastgele bir kınama gelmedi. Bununla bir arada Ukraynalılar, amonyak boru sınırı devre dışı bırakılmadan evvel, 45 milyon şahsa besin üretmeye yetecek ölçüde olan yılda yaklaşık 2 milyon ton hammaddeyi gübre üretimi için bu çizgi üzerinden gönderiyordu” diye konuştu.
“İNSANİ DENİZ KORİDORU KİEV REJİMİ TARAFINDAN SİVASTOPOL, KIRIM KÖPRÜSÜ VE RUS GEMİLERİNE YÖNELİK TERÖR TAARRUZLARI İÇİN KULLANILDI, SABRIMIZIN SONUNA GELDİK”
Bu paket mutabakatın tüm kısımlarının Temmuz 2022’de eş vakitli olarak uygulamaya koyulması gerektiğini hatırlatan Yerhov, “Bir yıl boyunca ortaklarımızın yükümlülüklerini yerine getirmesini sağlamaya çalıştık, düzgün niyet ve sorumlu bir yaklaşım sergiledik. Global besin tedarikinin kıymetini anlayan Rusya, bu ‘girişimin’ müddetini birkaç kere uzattı. Lakin kaygılarımız görmezden gelinmeye devam etti. Ayrıyeten, Odessa’dan İstanbul’a uzanan insani deniz koridoru Kiev rejimi tarafından Sivastopol, Kırım Köprüsü ve Rus gemilerine yönelik terör taarruzları için kullanıldı. Lakin bu mevzuda da sessiz kalmayı tercih ediyorlar. Sabrımızın sonuna geldik” tabirlerini kullandı.
“UKRAYNA’NIN TAHIL İHRACATININ KIYMETİNİN ABARTILMAMASI DA GEREKİYOR”
“Şimdi de Batı’da, sıkıntıyı Rusya’nın tavrı global açlığa yol açıyormuş üzere sunmaya çalışıyorlar” diyen Büyükelçi Yerhov şöyle devam etti:
“Hatırlayın, muahede imzalandığında Batı, tahılın en muhtaç ülkelere gideceğini tez etmişti. Ancak fiiliyatta ‘tahıl koridorunun’, büyük Amerikan ve Avrupalı işletmelerin çıkarlarına hizmet ettiği ortaya çıktı. En az gelişmiş ülkelere tahılın yalnızca yüzde 3’ü gitti. Öbür taraftan Ukrayna’nın tahıl ihracatının kıymetinin abartılmaması da gerekiyor. Karadeniz Teşebbüsü’nün yürürlükte kaldığı bir yıl içinde Odessa, Chernomorsk ve Yuzhny limanlarından yaklaşık 33 milyon ton tahıl ihraç edildi, buğdayın hissesi yalnızca 8,8 milyon ton oldu. Bununla birlikte, dünyada toplam tahıl ihracatı hacmi 205,6 milyon tonu buğday olmak üzere 422,4 milyon tondur. Birkaç sayı daha vereyim; Ukrayna’nın dünya buğday pazarındaki hissesi yüzde 5’i geçmezken, Rusya’nın hissesi yüzde 20’dir. Gelin, her şeyi yerli yerine koyalım; şahsen Rusya global besin güvenliğinin sağlanmasına muazzam bir katkı yapmaktadır ve dünya genelinde açlık çekenleri sırf Ukrayna tahılının doyurduğu istikametindeki argümanlar gerçeği yansıtmamaktadır.”
“YASAL TALEPLERİMİZ YERİNE GETİRİLİRSE, KARADENİZ TEŞEBBÜSÜ’NÜN YİNE BAŞLAMASINDAN KELAM ETMEK MÜMKÜN OLACAK”
Rusya’nın gelecek devirde beklentilerinin karşılanması durumunda ‘girişime tekrar katılacak mı’ sorusunu yanıtlayan Yerhov, “Devlet Liderimizin söz ettiği üzere, şayet Rus tarım eserleri ve gübrelerinin dünya pazarına manisiz erişimiyle ilgili yasal taleplerimiz yerine getirilirse, Karadeniz Teşebbüsü’nün tekrar başlamasından kelam etmek mümkün olacaktır” biçiminde konuştu.
“TÜRK ORTAKLARIMIZLA, BU HUSUS HAKKINDA DA OLMAK ÜZERE, DİYALOG KURMAYA HER VAKİT HAZIRIZ”
Bu hususla ilgili yakın tarihli görüşmelerin olup olmayacağı istikametindeki soruya Yerhov, “Türk ortaklarımızla, bu mevzu hakkında da olmak üzere, diyalog kurmaya her vakit hazırız” tabirlerini kullandı.
“TÜM PALYATİF TEDBİRLER PRATİKTE ASLA UYGULANABİLİR DEĞİLDİR VE SADECE ÇALIŞMA YÜRÜTÜLÜYORMUŞ MANZARASI OLUŞTURMA EMELİ TAŞIYOR”
Birleşmiş Milletlerin, Rusya’ya sunduğu teklifin içeriğini anlatan Büyükelçi Yerhov, “BM, ödemelerin gerçekleştirilmesi konusunda süreksiz bir tahlil önerdi. Bu ortada, Rosselkhozbank’ın SWIFT’e direkt tekrar bağlanmasının alternatifi yoktur. Tüm palyatif tedbirler pratikte asla uygulanabilir değildir ve sırf çalışma yürütülüyormuş imajı oluşturma emeli taşıyor” açıklamasında bulundu.
“KARADENİZ TEŞEBBÜSÜ, AFRİKA ÜLKELERİNİN VE ÖBÜR ÜLKELERİN BESİN MUHTAÇLIKLARINI KARŞILAMAK İÇİN TEK DEVA DEĞİLDİR, BUNUN ALTERNATİFLERİ MEVCUTTUR”
Tarım eserlerinin muhtaçlık sahibi ülkelere kesintisiz olarak tedarik edilmesinin nasıl bir değer taşıdığını anladıklarının altını çizen Büyükelçi Yerhov, “Burada öncelikle Afrika ülkeleri kelam mevzusudur. Temel önceliği bu mevzuya veriyoruz, Afrikalı dostlarımıza Birleşmiş Milletler Dünya Besin Programı aracılığıyla da olmak üzere buğday, arpa, mısır ve öteki tahıl eserlerini tedarik ediyoruz. Tarım ihracatımıza uygulanan tüm hukuk dışı tek taraflı yaptırımlara karşın Rusya, 2022’de Afrika’ya 11,5 milyon ton ve yalnızca bu yılın birinci yarısında neredeyse 10 milyon ton tahıl ihraç etti. Bunlara ek olarak, kısa mühlet evvel gerçekleştirilen Rusya-Afrika Tepesi’nde duyurulduğu üzere, önümüzdeki aylarda Burkina Faso, Zimbabve, Mali, Somali, Orta Afrika Cumhuriyeti ve Eritre’ye 25 ila 50 bin ton tahılı bedelsiz olarak vermeye hazır hale geleceğiz. Ayrıyeten en fakir ülkelere bedelsiz olarak mineral gübreler tedarik etmeye hazırız. Avrupa’daki limanlarda bloke edilen 262 bin ton gübreden şu ana kadar yalnızca iki parti gönderildi: Malavi’ye 20 bin ton, Kenya’ya 34 bin ton. Bundan ötürü ‘Karadeniz Girişimi’, Afrika ülkelerinin ve öteki ülkelerin besin gereksinimlerini karşılamak için tek deva değildir, bunun alternatifleri mevcuttur ve bunlar, ortaklarımızla temaslarda faal olarak incelenmektedir” sözlerine yer verdi.