Nöbetçi Eczaneler
Reuters Haber Ajansı’nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan hakkında ortaya attığı argümanlara bir reaksiyon de Hürriyet Gazetesi muharriri Abdulkadir Selvi’den geldi.
“Burada temel hedef Erdoğan” diyen Selvi “Cumhurbaşkanı’na darbe yapmak istediklerinde her nasılsa önce Bilal Erdoğan’ı maksat alıyorlar.” tabirlerini kullandı.
İmza atılan skandalın bir habercilik faaliyeti olmadığını söyleyen Selvi, “Bu bir memleketler arası koplodur” dedi.
Yapılan skandal haberin, çabucak NATO toplantısı öncesi yapılmasına da dikkat çeken Selvi, “Bu haber her nedense bana 17-25 Aralık sürecini hatırlattı. 17-25 Aralık kumpasını kuran FETÖ’cüler de Bilal Erdoğan’ı amaç almıştı. O vakit başbakan olan Erdoğan’ın oğlunu tutuklamak istemişlerdi.” tabirlerini kullandı.
İşte Abdulkadir Selvi’nin yazısındaki ilgili kısım;
REUTERS haber ajansı özel haber başlığı altında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan hakkında mesnetsiz argümanların yer aldığı bir haber yayınladı.
AK Parti idaresi haklı olarak habere çok sert reaksiyon gösterdi. Çok isabetli bir biçimde birtakım medya kuruluşları Reuters’la olan mutabakatlarını iptal ettiler.
Bu mevzuda ne kadar sert reaksiyon gösterilse yeridir. Zira bu bir habercilik faaliyeti değil. Bu bir milletlerarası komplodur.
Amerikan şirketinin ortağı İsveçli Dignita Systems firması Türkiye pazarına girecekmiş. Bir kişi tarafından yetkililere sunulan ve Reuters tarafından da incelenen şikâyette rastgele bir rüşvet ödenmediği ve şirketin geçen yıl projeden vazgeçtiği yer alıyormuş.
Ama her nedense 1 yıl evvel vazgeçilen proje ve ödenmeyen rüşvet Erdoğan 28 Mayıs’ta yüzde 52 oy oranı ile yine seçilince servis edilmiş.
OPERASYONEL HABERCİLİK
Bu bir habercilik faaliyeti değil. Bırakın 117 yıllık geçmişe sahip dünyaca ünlü Reuters haber ajansını gazeteciliğe yeni başlayan stajyer muhabir bile haberi yaparken kesinlikle suçlanan tarafa sorar. Biz buna double check deriz. Stajyer muhabirin bildiğini Reuters bilmiyor mu?
Maksadınız haber yapmak değil, operasyon yapmak olursa bilmezsiniz. O vakit ajansınızın künyesindeki haber ibaresini çıkarıp kumpas ajansı yazın.
BİLAL ERDOĞAN’A SORDUNUZ MU
Bir ülkenin cumhurbaşkanının oğlu hakkında bir rüşvet argümanında bulunacaksınız, bu haberi özel haber diye servis edeceksiniz ama Bilal Erdoğan’a ulaşıp bu türlü bir şirketten haberi var mı, bu şirketle bir teması olmuş mu, kendisine rüşvet teklif edilmiş mi, bunları sormak aklınıza gelmez.
Onların aklına gelmiyor lakin bizim aklımıza çok şey geliyor.
1- Bu bir habercilik değil, bu bir haysiyet cellatlığı. Bu bir operasyon gazeteciliği. Stajyer muhabir bile bu haberi yapsa Bilal Erdoğan’a bu argümanları sorardı.
2- Bilal Erdoğan’a bırakın rüşvet teklif etmeyi bu beşerler onun yanına yaklaşabilirler mi?
3- Bu haberin İsveç’in NATO’ya giriş sürecinde tam da NATO toplantısı öncesinde servis edilmesi size günahsız geliyor mu?
4- Bu haber her nedense bana 17-25 Aralık sürecini hatırlattı. 17-25 Aralık kumpasını kuran FETÖ’cüler de Bilal Erdoğan’ı maksat almıştı. O vakit başbakan olan Erdoğan’ın oğlunu tutuklamak istemişlerdi.
5- 17-25 Aralık’ın şantaj-montaj kasetlerini Meclis kürsüsünden dinleten Kemal Kılıçdaroğlu, yıllar sonra bu tapelerin montaj olduğunu itiraf etti.
6- 17-25 Aralık’ta hedef Erdoğan’dı. Orada başarılı olamadılar lakin 15 Temmuz’da FETÖ-NATO darbesiyle sonuç almaya çalıştılar. Bu sefer de FETÖ-NATO tezgâhı devrede.
Burada temel hedef Erdoğan. Cumhurbaşkanı’na darbe yapmak istediklerinde her nasılsa önce Bilal Erdoğan’ı amaç alıyorlar.