Süresiz nafaka feryatları artıyor: Ödeyemedi, mahpusa girdi, bebeğini kaybetti!

Daha evvel üst limiti 1 yıl olarak uygulanan fakat 1988 yılından bu yana süresiz kılınan, boşanan çiftler ortasındaki nafaka uygulaması tartışma konusu olmaya devam ediyor. Süresiz nafaka ile bir gün bile evli kalan çiftlerin boşanması durumunda büyük oranda erkekler, boşandığı bayana ölene kadar nafaka ödemek zorunda kalıyor. Her yıl ölçüsü mahkeme kararıyla artırılan nafaka ödemeleri hasebiyle mâli yük altına girenler, ödeyememe durumunca cezaevine giriyor.

Boşanan çiftlerin birbirinden kopmamasını sağlayıp tartışmaları da beraberinde getiren müebbet nafaka uygulamasında, ‘evlilik durumunda nafaka kesilir’ kararı bulunduğu için boşanmış birçok bayanın bu sebeple yeni yuva kurmadığı yahut alaka yaşayıp resmi nikah kıymadığı istikametinde şikayetler yer alıyor.

‘Süresiz nafaka bayanları korumak için var’ argümanını ise, uygulamanın gerçek manada mağduru olan bayanlar çürütüyor. Bunun en büyük örneğini, İstanbul’da yaşayan Cengiz Dinçer ve eşi oluşturuyor.

NAFAKA YÜZÜNDEN MAHPUSA GİRDİ, BEBEĞİNİ KAYBETTİ

Aynı vakitte Dağılmış Aileler ve Çocuk Hakları Derneğinin başkanlığının yürüten Cengiz Dinçer, 13 yıldır büyük zorluklarla nafaka ödemek zorunda kaldığını, yeni evlendiği eşi gebeyken eski eşine nafaka ödeyemediği gerekçesiyle cezaevine atıldığını ve bu süreçte bebeğinin hayatını kaybettiğini anlatıyor.

Süresiz nafakayı “zulüm” olarak pahalandıran Cengiz Dinçer, eşiyle birlikte yaşadığı travma dolu günleri anlattı konuşmasında şunları söylüyor:

SADECE MEZARDA BİTİYOR

Cengiz Dinçer, “İş garantim yok. Yaş ilerledikçe iş bulma imkanı da yok. Birçok işyeri 35 yaşından sonra işçi almıyor lakin ne hikmetse kendi öz çocuğuma 18 yaşına kadar ödüyorken, eski eşime hala nafaka ödemekle yükümlüyüm. İki seçenek sunuluyor; ya ben öleceğim ya bayan ölecek. Devlet diğer alternatif sunmuyor.” sözlerini kullanıyor.

Nafakaya belli bir müddet getirilmesi gerektiğinin altını çizen Dinçer, Aile Bakanı Göktaş’tan umutlu olduklarını söylüyor. Dinçer’in kelamları şöyle:

HEM ERKEĞİ HEM BAYANI MAĞDUR ETMEYECEK TAHLİL ŞART Doğruhaber gazetesinin manşetinde yer alan haberde beyanı bulunan Türkiye Kelam Konusu Aile Birliği Derneği Lideri Serkan Gürsoy ise, “Kadının ekonomik durumu uygun olsa bile mesela bayanın ekonomik durumu çok uygun ve erkek engelli, çalışmıyor ya da ekonomik şartları para vermeye elverişli değil ancak bunlara karşın TMK 175’inci hususta cinsiyet ayrımı olmamasına karşın algı mühendisliği sayesinde erkeklerden bayanlara süresiz nafaka bağlanıyor. Bu durum anayasamızın eşitlik prensibine alışılmamıştır. Devletin tarafsız ve adil olması gerekiyor. Hem erkeği hem de bayanı mağdur etmeyecek adil ve hakkaniyetli bir tahlil ortaya konulması gerekiyor.” görüşünü paylaşıyor.