Nöbetçi Eczaneler
Seçim sonuçlarının akabinde hüsrana uğrayan Yeterli Parti’de dün kurultay heyecanı yaşandı.
Kurultaya tek aday olarak giren Meral Akşener, kongrede 1151 delegenin 1127’sinin oyunu alarak tekrar Genel Lider olarak seçildi.
Akşener yaptığı konuşmada ise zehir zemberek tabirler kullanarak, Millet İttifakı’ndaki ortağı CHP’ye verdi veriştirdi.
Akşener, 2019’daki mahallî seçim sürecini hatırlatırken partisinin o devirde seçime katılabilmek hedefiyle CHP’den 15 milletvekili istediğini lakin bunun ‘bedelini hala ödeyemediklerini’ söyledi.
Akşener ayrıyeten tekrar mevzuyla ilgili, “Bu parti seçime girebilsin diye CHP’den 15 milletvekili istedik. Hayatımın en büyük pişmanlığıdır” ifadelerini kullandı.
ÜMİT ÖZDAĞ AYRINTILARI ANLATTI
İyi Parti başkanının kelamları gündeme bomba üzere düşerken hususla ilgili Zafer Partisi Genel Lideri Ümit Özdağ’dan bir açıklama geldi.
Özdağ, “Sayın Akşener, ‘CHP’den 15 milletvekili aldım. Bedel ödemekten bıktım’ demiş. Bu açıklama gerçekleri yansıtmıyor. CHP, 15 milletvekili karşılığında Yeterli Parti’den bedel istemedi. Artık olayların gelişmesini özetleyeyim” dedi ve yaşananları anlattı.
“AKŞENER BANA BU TÜRLÜ ANLATTI”
Özdağ, Twitter hesabından yaptığı açıklama şu sözlere yer verdi:
İyi Parti’nin seçimlere sokulmaması için Ankara’da bâtın bir toplantı yapıldığı ve karar alındığı bilgisi bana ulaştı. Bu bilgiyi Akşener ile paylaştım. Akşener bunun üzerine Kılıçdaroğlu ile görüştü ve TBMM’de küme kurarak seçime girmek için 15 milletvekili istedi. Kılıçdaroğlu çok istekli davranmamış. Akşener’in bana söylediğine nazaran ‘Basına bu talebimi anlatır ve sizin reddettiğinizi açıklarım’ demesi üzerine Kılıçdaroğlu kabul etmek zorunda hissetmiş. En azından Akşener bana bu türlü anlattı.
Üstelik Kılıçdaroğlu 15 vekil ile dayanağı ittifak koşulu olmaksızın vermişti. CHP’li vekillerin katılmasının üzerinden kısa bir mühlet geçti. Akşener bir gün divana gelerek, ‘KK ile el sıkıştık. Seçime ittifak ile giriyoruz, ne diyorsunuz?’ diye sordu. 2 genel liderin el sıkışması sonrasında söyleyecek bir şey kalmamıştı. CHP-İYİ Parti ittifakı, AK Parti’den DÜZGÜN Parti’ye gelen yüzde 7 civarında oyun MHP’ye gitmesine neden oldu. CHP-İYİ Parti ittifakı kararı, GÜZEL Parti için yeterli olmamıştı. 2019 Mahallî seçimleri öncesinde GÜZEL Parti divanında, Akşener ve bütün divan üyeleri ‘CHP ile mahallî seçimlerde ittifak yapalım’ görüşünü savundular. Ben tek başıma ‘CHP-HDP ittifakı üzerinden taarruza uğrarız, üstelik biz CHP ile ittifak yaparsak, ayrılmış olan AK Parti ve MHP tekrar bir ortaya gelirler, Cumhur ittifakı tekrar kurulur’ görüşünü savundum. İttifaka karşı çıktım. Reddedildi.
Dikkat edin, mahallî seçimlerde CHP DÜZGÜN Parti’ye değil, YETERLİ Parti CHP’ye ittifak teklif etti. DÜZGÜN Parti tarafından bedel ödense tam aksisi olurdu. Üstelik mahallî seçimler sonrasında Sayın Akşener ve yakın etrafının CHP’ye ‘nasıl bedel ödettiğini’ hepimiz biliyoruz. Sonuç olarak, olayları en yakından yaşayan 5 bireyden birisi olarak Akşener’in bugün yaptığı açıklamanın gerçek olmadığını biliyorum. CHP, hiç bir vakit ‘Biz size 15 vekil verdik, buyrun kasaya’ hali içinde olmadı. Şayet olsaydı en çok ben yeri göğü inletir, CHP’yi sert formda eleştirirdim. Hele Akşener ile en son konuşmamızı yaptığımız İstanbul’daki ofisindeki konuşmada CHP ile yolları ‘CHP’yi suçlayarak’ bitireceğim dediğini çok güzel hatırlıyorum. Akşener, Kelamını tuttu, suçlayarak bitirdi. Pekala, bunları neden yazdım? Zira motamot bu türlü yaşadım ve dostluk da mertçe olmalı rekabet de.”